Former Turks and the Ottoman Public Relations

Resim yazısı ekle

OSMANLI'DA HALKLA İLİŞKİLER KİTABI

HALKLA ilişkiler tarihini farklı bir bakış açısıyla işleyen "Eski Türklerde ve Osmanlı’da Halkla İlişkiler" isimli kitap yayınlandı. Halkla ilişkiler kavramının eski Türkler’de ve Osmanlı İmparatorluğu’nda nasıl olduğu, yöneten-yönetilen arasındaki ilişkilerin nasıl yürütüldüğü, Emine Kazan tarafından kitaplaştırıldı. Tarihin, bir halkla ilişkiler uzmanının gözüyle yeniden yorumlandığı kitapta, günümüz halkla ilişkiler kurumları ile ’Eski Türk Devletleri ve Osmanlı Devleti’ndeki iletişim kurumlarının kıyaslanması da dikkat çekiyor. Emine Kazan, bu kitabın amacının iletişim, özellikle halkla ilişkiler tarihine kapı açmak olduğunu söyledi. Kitap geliştirilmiş ve yeni baskısı ile raflardaki yerini alacak.

Kitap Tanıtımı

ESKİ TÜRKLER VE OSMANLI’DA HALKLA İLİŞKİLER

Platon’un ‘Devlet’ adlı eserinde, Sokrates: “Devlet, Bütünlüğünü kaybetmediği ölçüde genişlesin, kabul; Ama bütünlüğünü, birliğini boğacak kadar da genişlemesini istemiyoruz…” der. Peki ya bir devlet, Sokrates’in istemediği kadar genişlerse ve buna rağmen de bütünlüğü, birliği bozulmasın isterse?.. ‘Halkla ilişkiler’ kavramının önemi, Sokrates ve onun Yaşadığı dönemde bugünkü kadar kavranabilmiş miydi bilinmez; ancak şu bir gerçek ki, Eski Türkler ve devamı sayılabilecek Osmanlı imparatorluğu’nda bu kavramın öneminin hemen herkes farkındaydı. Yoksa, bugün 600 yıl ayakta kalmayı başarmış bir imparatorluktan söz etmek pek kolay olmayacaktı.

    Tarih boyu ‘göçebe’ yaşamı sürmüş Türklerin Anadolu’ya yerleşmesi ve burada  yüzyıllarca ‘devlet’ olarak kalması, her açıdan hem ilgi çekici hem de hayret vericidir. Pek çok tarihçi için ise bu tablo, bir ‘hazine’ görünümündedir. Türklerin tarihi araştırılırken, onların birbirleriyle kurdukları iletişimde, diğer milletlerden şaşırtıcı bir biçimde farklı davranışlar sergilediğini göz ardı etmek doğru olmaz.

     İşte, Eski Türkler ve Osmanlı Devleti’nin yapısındaki hiyerarşinin, ‘yöneten-yönetilen’ arasındaki mükemmel uyumla birlikte nasıl şekillendiğini; Yüzyıllarca ayakta kalmayı başarmış olan Türklerde ‘halkla ilişkiler’ dişlilerinin nasıl çalıştığını elinize alacağınız bu kitapta bulacaksınız.

Former Turks and the Ottoman Public Relations

Socrate says in Plato's most famous work of "The Republic", "State can enlarge as long as it does not lost its integrity, that is ok; but we do not want to such an enlargement if it will damage the integrity and unity of state...". If the state enlarges to a level that Socrate doesn't want and besides that if the state wants to maintain its unity and integrity, what will happen?.. We don't know that the importance of 'Public Relations' concept could be understood at Socrate times as to days; but there is a reality that ancient Turks and then in Ottoman Empire almost everyone was aware of the importance of that concept. Otherwise it can't be so easy to mention about an empire that lived approximately 600 years.

It is amazing and interesting that how Turks who were nomads historically founded such a state which last more five hundred years. This picture is like a treasury for many historians. When studying the Turkish history, it doesn't right not to take into consideration that they were different from other nationalities in terms of communication with themselves.

You can find at this work, how the hierarchy of ancient Turks, Ottoman State and 'governing - governed' gave a shape to each other with a perfect harmony? You can also find at this book, how 'Public Relations' machinery at a state that last centuries worked?