MAZE by Gordon Ramsay

MAZE by Gordon Ramsay
Fransız mutfağının resmi geleneklerini yıkan MAZE !
Bir tarafta ismi nefes kesen yemekleri, titizliği ve muhteşem hizmetiyle özdeşleşmiş Gordon Ramsay, diğer tarafta ona olan hayranlığımla yarattığı lezzetleri tatmak için yanıp tutuşan ben. Londra’ya gitmeye karar verdiğim anda Gordon Ramsay bünyesinde yer alan en iyi restoranı bulmak için işe koyuldum. Londra’da yapacaklarımı listelediğimde karşıma çıkan tablonun beni biraz korkuttuğunu itiraf etmeliyim. Gideceğim restoran öyle bir yer olmalı ki ne çok resmi ne de çok rahat giyinmeliyim, Londra’da günlük turistik gezimi ve alışverişimi tamamladıktan sonra kendime hızlıca çeki düzen verip buraya gidebilmeliyim ama öyle sıradan bir şeyler değil, hiç denemediğim lezzetler tatmak, bana kendimi özel hissettirecek bir deneyim yaşamak istiyorum. Karar vermeye çalışırken, tam da aradığım yer olduğunu söyleyen Londralı arkadaşımın tavsiyesi üzerine rezervasyonumu yaptırdım. Gordon Ramsay’nin ikonlaşmış restoranlarından, Michelin yıldızlı “Maze by Gordon Ramsay” de muhteşem bir gurme deneyimine hazır mısınız?
Londra’nın en çekici yerleşim yerlerinden Mayfair’de bulunan Gordon Ramsay’nin Maze restoran’ı Grosvenor Meydanı’nın güzel bahçelerine bakıyor. Dışarıdan bakıldığında Londra’nın klasik tuğlalı binasıyla karşılaşsanız da merdivenlerinden çıkıp içeri adım attığınız anda David Rockwell’in modern tasarımıyla çarpılıyorsunuz. Fransız mutfağının resmi geleneklerini alt üst eden Maze, Asya etkilerini taşıyan Fransız yemekleriyle size Michelin yıldızlı bir hizmet sunuyor.


Dekorasyonunda ahşap kullanılan, krem ve mor renklerinin ağırlıkta olduğu restoranda rahat ve çarpıcı atmosfer başınızı döndürürken sıcak, gülümsemesiyle size karşılayan çalışanlar şampanya eşliğinde sizi masanıza yönlendiriyor.
Masada hayran gözlerle etrafa bakıp ikram edilen şampanyanızı yudumlarken sizinle ilgilenen hostes elinde ipadle şarap seçmeniz için masanıza geliyor. Evet, Maze’in inanılmaz bir şarap arşivi var ve bu şarapları sayfa sayfa menülerden seçmiyorsunuz. Size verilen ipadden tercihiniz nasılsa ülkelere, bölgelere, üzüm cinslerine göre uzun listeler arasında parmaklarınızı kaydırarak karar veriyorsunuz. Bu kadar çok seçenek olunca karar vermek tabi ki biraz uzun sürüyor. Garsonunuz şarap siparişinizi aldıktan sonra, yine yüzünde kocaman bir gülümsemesiyle hostesiniz yanınıza gelerek menu ve yemekler hakkında detaylı bilgi veriyor. Tamam, her gün Michelin yıldızlı bir restorana gidilmiyor, yemekler ve servis elbette mükemmel olacak ama Maze’in en güzel tarafı yemeklerin tadımlık küçük porsiyonlarda sunulması. Burada geleneksel bir a la carte menüsü beklemeyin. Küçük ama mükemmel lezzette 6 ila 8 servislik yemekler bir kişi için öneriliyor.

A la carte menü, 7 servislik set menü, sushi a la carte menü, sushi set menü olarak farklı seçeneklerle hazırlanan menülerde lezzet kadar sunuma da önem veren restoranın şefi Tristan Farmer, Maze’in mutfağında 25 kişilik bir ekiple birlikte çalışıyor. Gordon Ramsey bünyesine girmeden once Gleneagles’da 2 Michelin yıldızlı Andrew Farlie ile çalışan Tristan Farmer, 2007 yılında Gordon Ramsay restoranlarında çalışarak, 2011’de Maze’de şu anki yerini almış bulunuyor.



Geleneksel Fransız lezzetlerinden yola çıkarak hazırlanan menü de Asya etkileri hemen göze çarpıyor. Aslında bu etkiyi restorana ilk girdiğiniz anda fark ediyorsunuz çünkü Maze’in ortasında büyük bir sushi barı yer alıyor.  Gohei Kishi’nin hazırladığı modern sushileri Maze’in vazgeçilmezi. Bir yandan füme ördek, kaz ciğeri çok güzeldi derken tatlı seçenekleriyle garsonunuz masaya geliyor. 




Tatlı seçimini kesinlikle garsonunuza bırakın çünkü sürprizlerle dolu limonlu tartı size sunmak için sabırsızlanıyorlar. Limonlu tart işte ne kadar farklı olabilir demeyin! Öncelikle ahşap bir kapta dumanlar içinde sarı sarı limonlar masanıza geliyor ve saniyeler için masanızı dumanlarla limon kokuları kaplıyor. Siz kokunun büyüsüne kapılmışem limonlu bir lezzetle buluğunda yağınız deneyim gerçekten kelimelerle anlatılamaz. 



Maze’de yaşadığınız gurme deneyimini şefin masasıyla daha özel kılabilirsiniz. Restoranda gruplara özel olarak mutfağın yanında özel masa ayrılıyor. Menüyü şeflerle birlikte kendiniz oluşturup, sommelier ile şarabınıza karar verebiliyorsunuz. Ancak bu özel deneyimi planlayıp, rezervasyonsuzu bir sure önceden yaptırmanız gerekiyor.

Öğle ve akşam yemeklerinde servis veren Maze by Gordon Ramsay, sıradan bir günü bile unutulmaz kılabiliyor. Peki, Londra’nın en iyisi mi? Benim için evet! Asya esintileriyle harmanlanmış gelenekselin dışında bir Michelin yıldızlı Fransız mutfağı deneyimi, evet evet kesinlikle en iyisi!


  
Kaynak:
PRIME LOUNGE - www.primelounge.com.tr

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

OZAN CONSEPT‘14" DAMGASINI VURACAK!

EST 1923 ürünleri İstanbul Atatürk Uluslararası Havalimanı, Old Bazaar’da